CHP Milletvekili Jale Nur Süllü, Eskişehir’deki altın gümüş madeni projesine karşı çıkıyor
MELTEM KARAKAŞ
CHP Eskişehir Milletvekili Jale Nur Süllü, Eskişehir’e yapılmak istenen altın gümüş madeninin ÇED başvurusunun iptal edilmesine rağmen bölgenin sontaj çalışmalarıyla delik deşik edildiğini, bölge halkının Erzincan İliç’teki maden faciasından sonra çok tedirgin olduğunu söyledi. Süllü, “Biz AKP Büyükşehir Belediye Başkan Adayı’nın bu konuda ne düşündüğünü açıklamasını bekliyoruz” dedi.
CHP Eskişehir Milletvekili Jale Nur Süllü, partisinin Eskişehir İl Başkanlığı’nda düzenlediği basın toplantısında, Sarıcakaya, Mihalgazi ve Tepebaşı ilçelerini kapsayan bölgede yapılmak istenen altın gümüş madenine ilişkin açıklamalar yaptı. 5 Ocak’ta ÇED başvurusunun iptal edilmesine rağmen bölgenin sondaj çalışmaları ile delik deşik edildiğini söyleyen Süllü, bölgede yaşayan vatandaşların Erzincan İliç’teki maden faciasından sonra çok tedirgin olduğunu, telefonlarının susmadığını ifade etti. Süllü, şunları söyledi:
“BÜTÜN AĞAÇLAR KESİLİĞİ NUMARALANDIRILMIŞ”
“2019 yılında vatandaşların ağaç kesimi ihbarları üzerine Alpagut bölgesine gittiğimizde Karatepe’ye çıkmıştık ve orada kamuoyu ile bu bilgileri paylaşmıştık. Orada bütün ağaçların kesildiğini oraya çıktığımızda kayaların numaralandırıldığını ve sondaj yapıldığını görmüştük. Bu nedenle orada altın madeni arandığına dair uyarılarda bulunmuştuk. Ondan 4.5 yıl sonra 12 Aralık 2023 tarihinde bildiğiniz gibi Cengiz Holding’e bağlı altın bakır madenleri işletmesinin Alpagut Mahallesi’nin Tepebaşı ilçemizi de ilgilendiren Atalan ve Tekeciler bölgelerini de içeren alanda bir ÇED başvurusu yapıldığı haberiyle gözler bölgeye çevrilmişti. Bu bölgede ÇED toplantısı yapılacağını düşünüyorduk ama 5 Ocak tarihinde ÇED başvurusunun iptal edildiği bilgisi bize duyuruldu. Biz herhalde yerel seçim öncesi Eskişehirlilerin bu konudaki duyarlılığı nedeniyle bu konuyu ertelemeyi düşündüler diye. Fakat biz bölgeye gittiğimizde vatandaşlarımızın bu konuda endişeli olduğunu duyduk. Erzincan İliç Çöpler Madeni’nde olan facia sonrasında bütün gözler tüm ülkede altın madenlerine çevrildi. Üzerinden 44 gün geçmesine rağmen hala 9 can toprağın altında. Alpagut’a gittiğimizde orada gördük ki vatandaşlar bu konuda çok endişeli. Özellikle Erzincan’daki olaydan sonra altın madeninin nelere yol açabileceği konusunda vatandaşlarımızın çok endişeli olduğunu gördük. ve biz tekrar 5 yıl sonra bölgede neler olmuş diye Mihalgazi Belediye Başkan Adayımız Hasan Ünal ve belediye meclis üyeleriyle Karatepe bölgesine gittik.
“ETİKETLERDE TÜPRAG ADLI KANADALI ŞİRKETİN ADI VAR”
Bütün dağ, ormanlık alan tamamen delik deşik edilmişti. Yer yer sondaj kuyuları açılmıştı ve sondaj kuyuları sayısız sondaj kuyusuna rastladık. Demek ki bu 5 yıllık süreç içinde burada ciddi anlamda sondajlar yapılmıştı. Sondajların her birinde de Cengiz Holding Eti Bakır İşletmeleri’ne ait etiketleri gördük. Sadece sondaj kuyularında değildi bu gördüğümüz etiketler. Tüm ormanlık alan levhalandırılmış. Bu levhalarda Eti Bakır’ın dışında bir de etiketlerdeki isimlerden birisi de TÜPRAG adı verilen yüzde 100 Kanadalı bir firmanın olduğunu biliyoruz. Kanadalı şirket Türkiye’de yaptığı izinsiz sondajlarla ünlü. Kaçak sondajlarıyla sürekli mahkemelik oluyor. Alpagut bölgesinde güzelim bir ormanlık alan var. Toplamı 672 hektarlık bir alanda yapılacak bu maden araması. Bunun 542 hektarı da ormanlık alana denk geliyor. Öncelikle yüz binlerce ağaç kesilecek bu bölgede. Bu bölge tamamen ormanlık bölge. Ardından toprak sıyrılacak. Kayalar parçalanacak. Dinamikler patlayacak. Tozlar, zehirli salınımlar doğaya zarar verecek. O bölgede yer altı suları var. Onlar kaybolacak. Orada vatandaşlara bir şey söylenmiş. Dediler ki, burada tarımsal amaçlı sulama göleti yapılıyor. Vatandaşların bilgisi bu yönde. Biz bölgeye gittik. O göleti de gördük. Gölet tamamen kayaların ortasında bir alan açılmış ve açılan bu alanda biz anladık ki, bu şekilde yapılan bir sulama göleti değil. Ormanlık alanda kayalar alınmış ve çalışmalar yürütülüyor burada.
“CHP’Lİ BELEDİYELER OLMASAYDI ESKİŞEHİR’E KÖMÜRLÜ TERMİK SANTRAL YAPILACAKTI”
Biz Eskişehirliler olarak hep beraber Alpu kömürlü termik santralini engellemiştik. Eğer CHP’li belediyelerin duyarlılığı olmasaydı belki termik santral şu anda işliyor olacaktı ve biz bugün termik santralin çevreye yaratmış olduğu sorunları konuşuyor olacaktık Eskişehir olarak. Dolayısıyla bu konu gerçekten şu anda son derece önemli. Yerel yönetimlerin havasını, suyunu, toprağını korumasında da çok önemli bir işlevi var. Yani biz Eskişehir’imizde yeni bir İliç façası yaşanmasını istemiyorsak, zehir solumak, içmek istemiyorsak, kanser ve solunum hastalıkları nedeniyle hasta olmak istemiyorsak tam da yerel seçim öncesinde bu konuyu konuşmalıyız. Biz CHP’li adaylarımızın ve belediyelerimizin bu konudaki duyarlılıkları çok belli. Büyükşehir belediyemiz 25 yıldır tarım topraklarımızın korunması konusunda, suyumuzun, havamızın korunması konusunda gerektiğinde yasal süreçleri işleterek büyük başarılar elde etti. Adayımız Sayın avukat Ayşe Ünlüce belediyede olmadığı dönemde bile baroda hukuk komisyonlarında bu konuda inanılmaz mücadele verdi. Bu nedenle biz geçmişe güven, geleceğe inan diyoruz. Biz CHP’liler bu konuda duyarlılığımızı geçmişte olduğu gibi geleceğe yönelikte de çok açık bir şekilde ortaya koyuyoruz. Ancak diğer adaylardan biz hiçbir şekilde çevre duyarlılığı konusunda bugüne kadar tek bir söz duymadık. AKP’li bakanlar gelip gidiyor. Çevre ve Şehircilik Bakanı geldi gitti. Bir sürü konuda söz etti. Ama biliyorsunuz ÇED başvurusu aslında tam da kendisini ilgilendiriyor. Bu konuda tek bir cümle söylemedi.
“RUHSAT VERİLDİĞİNDE FATİH DÖNMEZ ENERJİ VE TABİ KAYNAKLAR BAKANIYDI”
Bu etiketlerde bir ruhsat tarihi var. 2022 ruhsat tarihi. Şu anda AKP Milletvekili olan Fatih Dönmez tam da bu ruhsatın verildiği Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı’ydı. Kendisinden de bu konuda tek cümle duymadık bugüne kadar. Biz şunu söylüyoruz: Özellikle adaylar Eskişehirlilerin bu çevre duyarlılığı havasını, suyunu, toprağını kirlettirmeme konusunda bir açıklama bekliyoruz tüm adaylardan. Mihalgazi’de ortam delik deşik. Mihalgazi Belediye Başkanı neredeydi? Hiç mi ruhu duymadı? Bütün olup bitenleri biliyordu Belediye Başkanı Zeynep Hanım. Bu konuda hiç sesini duymadık. Vatandaşlara tarımsal sulama göleti yapılıyor diyor. Bu konuda acilen açıklama bekliyoruz Zeynep Hanım’dan. En son Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı’na bir soru önergesi verdim. Gelen yanıtta Eskişehir’de son 3 yılda tam 318 maden ruhsatı verildiği yanıtı verildi soru önergeme. Biz Eskişehirliler bu konuda çok endişeliyiz. AKP’nin maden konusundaki politikaları malum. Vahşi madenciliğe geçit veriyor. Maden yasalarını sürekli madenciler lehine değiştiriyor. Biz AKP Büyükşehir Belediye Başkan Adayı’nın bu konuda ne düşündüğünü açıklamasını bekliyoruz. Bugüne kadar sadece kendi ticareti ve özel zevkleriyle uğraştığı için bilmediği konularda ahkam kesmeyi artık bıraksın. İktidar partisinin vekili olarak AKP’nin ranta dayalı bu vahşi madencilik konusunda ne düşündüğünü kamuoyu ile paylaşmaya kendisini davet ediyoruz.”